Yazar "Demirci Ecevit, Esra" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe An alternative supplemental feeding method for preterm infants: the supplemental feeding tube device(Tubitak Scientific & Technological Research Council Turkey, 2021) Çalıkuşu İncekar, Müjde; Çağlar, Seda; Kaya Narter, Fatma; Tercan Tarakçı, Emriye; Özpınar, Emine; Demirci Ecevit, EsraBackground/aim: The purpose of this study was to determine the effects of the supplemental feeding tube device (SFTD) and bottle methods on weight gain, transition to full breastfeeding, breastfeeding success, and duration of discharge in preterm infants. Materials and methods: This randomized controlled trial was conducted with a total of 46 preterm infants including 23 infants in study (SFTD) and control (bottle) groups. An information form, an infant follow-up form for feeding, and LATCH breastfeeding assessment instrument were used to collect the data. Results: The gestation week of the infants in the study group was 31.22 +/- 2.76, and in the control group it was 30.52 +/- 2.47. The birth weight of the infants in the study group was 1586.3 +/- 525.35 g and 1506.09 +/- 454.77 g in the control group. The daily weight gain of the infants was 24.09 +/- 15.21 g in the study group and 27.17 +/- 17.63 g in the control group. The infants in the study group (4.70 +/- 2.44 days) transitioned to full breastfeeding earlier than those in the control group (6.00 +/- 4.10 days). LATCH 2nd measurement scores were significantly higher in both groups than LATCH 1st measurement scores (p < 0.01). Although it was not statistically significant (p > 0.05), the infants in the study group (10.22 +/- 5.20 days) were discharged earlier than those in the control group (13.48 +/- 8.78 days). Conclusion: The SFTD and bottle methods were determined to be similar in terms of daily weight gain, transition to full breastfeeding, breastfeeding success, and duration of hospitalization.Öğe Çocuklarda deri muayenesi; hemşirenin rol ve sorumlulukları(İsmet Çelebi, 2023) Demirci Ecevit, Esra; Aydın Ateş, NuranDeri tüm vücudumuzu kaplayan en geniş organımızdır. Yaşımızı ve sağlık durumumuzu yansıttığı gibi birçok hastalık konusunda bizlere ipuçları verebilir. Çocuklarda derinin dikkatli muayene edilmesi çok önemlidir ve çocukla ilgili hemşireye oldukça önemli ipuçları verir. Dikkatli ve bütüncül yapılan bir deri muayenesi çocuğun beslenme ve hidrasyon durumu, psikolojik durumu ve aile yapısı hakkında bizi bilgilendirir. Deri yapı ve fonksiyon olarak çocuklarda ve yetişkinlerde büyük benzerlik gösterse de yaş dönemlerine göre dikkat edilmesi gereken bazı farklılıklar ve noktalar vardır. Deri muayenesinde sisteme özgü öykü alınmalı ve ardından yine sisteme özgü fizik muayene yapılmalıdır. Derinin izlenmesi ve değerlendirilmesi hemşirelik mesleğinin yetki ve sorumlulukları kapsamında da belirtilmiştir. Aynı zamanda çocukluk çağı boyunca yaş dönemlerine göre görülen deri hastalıkları da değişkenlik göstermektedir. Hemşireler bu hastalıkların neler olduğunu, hangi belirti ve bulgular ile seyredebileceğini bilmeli ve aileleri yönlendirmelidir. Bu derleme pediatri hemşirelerinin yaş dönemlerine göre çocuklarda deri muayenesi yaparken dikkat etmeleri gereken noktalara, muayene tekniklerine ve çocuklarda sık görülen deri hastalıklarına güncel bir bakış açısı sunmaktadır.Öğe Önlisans öğrencilerinin karantina ve uzaktan eğitim sürecinde tükenmişlik ve sosyal destek düzeyleri(Haliç Üniversitesi, 2023) Çuvadar Baş, Yeter; Demirci Ecevit, EsraDünyayı kasıp kavuran COVID-19 pandemisi, tüm dünyanın eğitim sistemini sarmıştır. COVID-19 pandemisinden önce de üniversite hayatları boyunca tükenmişlik düzeylerini artıracak birçok faktörle karşı karşıya gelen öğrenciler COVID-19 pandemisi ile beraber daha fazla stresörle baş etmek durumunda kalmışlardır. Bu çalışma sağlık programında eğitim gören önlisans öğrencilerinin karantina ve uzaktan eğitim sürecinde tükenmişlik ve sosyal destek düzeyleri arasındaki ilişkiyi değerlendirmek amacıyla planlanmıştır. Tanımlayıcı tarzda planlanan çalışmanın örneklemini 143 sağlık önlisans programı öğrencisi oluşturmuştur. Araştırmacılara, pandemi sürecini ve online eğitimi değerlendiren Tanımlayıcı Bilgi Formu, Tükenmişlik Envanteri- Öğrenci Formu ve Çok Boyutlu Algılanan Sosyal Destek Ölçeği elektronik ortamda uygulanmıştır. Araştırmada elde edilen veriler bilgisayar ortamında SPSS 22.0 istatistik programı aracılığıyla değerlendirilmiştir. Araştırma sonucuna göre; algılanan sosyal destek ile tükenme arasındaki neden sonuç ilişkisini belirlemek üzere yapılan regresyon analizi anlamlı bulunmuştur (p=0,0160.05) ve arkadaştan (p=0.513>0.05) algılanan sosyal destek tükenme düzeyini etkilemezken, özel insandan algılanan sosyal destek ise tükenme düzeyini azaltmaktadır. Bu çalışmada; önlisans sağlık programında eğitim gören öğrenci popülasyonuna yönelik COVID-19 pandemisinin ve karantina sürecinde uzaktan eğitimin etkileri ortaya koyulmuştur. Çalışmamızın karantina ve uzaktan eğitim sürecinde sağlık alanında eğitim gören öğrencilerin tükenmişlik ve sosyal destek düzeyleri arasındaki ilişkiyi aydınlatacağı düşünülmektedir.Öğe Paremediklerin kanıt temelli uygulamaları kullanma düzeyleri(Paramedik Eğitiminde Standardizasyon ve Akreditasyon Derneği, 2023) Çuvadar Baş, Yeter; Demirci Ecevit, EsraAmaç: Bu çalışmanın amacı, paramediklerin hastanın iyileşmesi, hizmetin iyi bir şekilde planlanması ve yürütülmesi için alanları ile ilgili olarak yayınlanmış güncel ve en iyi kanıtları kullanma düzeylerini belirlemektir. Yöntem: Tanımlayıcı nitelikte olan araştırmanın evrenini, özel ve kamu ambulans istasyonlarında çalışan paramedikler oluşturmaktadır. Örneklem yöntemi olarak kartopu örnekleme yöntemi kullanılmış, literatür doğrultusunda hazırlanmış olan 17 soruluk veri toplama formu Google Form aracılığıyla doldurtulmuştur. Araştırmaya katılmayı kabul eden 163 paramedik çalışmaya dâhil edilmiş ve elde edilen veriler bilgisayar ortamında SPSS 22.0 istatistik programı aracılığıyla değerlendirilmiştir. Bulgular: Paremediklerin % 39,9 ‘unun eğitim sürecinde, %52,1’sinin ise çalıştıkları kurumda kanıta dayalı uygulama eğitimi almadığı görülmüştür. Çalışmaya katılan paramediklerin %31,9’u kanıta dayalı uygulama kavramını bilmemektedir ve bilgi edinme kaynağı olarak çoğunluğu (%27) deneyimlerden faydalandığını ifade etmiştir. Paramediklerin %66,3’ü güncel kılavuzları takip etmediğini , %90,2’si hiç bilimsel yayını olmadığını iletmiştir. Sonuç: Çalışmamız sonucunda paramediklerin kanıta dayalı uygulamaları konusunda farkındalıklarından, kanıta dayalı uygulama tanımını bilme, mezun olunan okulda ve çalıştığı kurumda kanıta dayalı uygulamalarına yönelik eğitim alma, literatür tarama, güncel kılavuzları takip etme, bilimsel yayın yapma, bilimsel toplantılara katılma durumlarında çok düşük olduğu belirlenmiştir.