Sosyal Güvensizlik ve Kayıt Dışılık Bağlamında Afrika’da COVID-19
Küçük Resim Yok
Tarih
2021
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Bu çalışmada Dünya Sağlık Örgütü tarafından Mart 2020’de ilan edilen COVID-19 pandemisine karşı Afrikalı hükümetler tarafından alınan tedbirlerin kapsayıcı olamaması ve toplumsal eşitsizlikleri derinleştirmesinin nedenleri incelenmektedir. Bu doğrultuda öncelikle, söz konusu tedbirlerin hastalığın yayılımını yavaşlatmak, salgından kaynaklanan ekonomik krizin etkilerini hafifletmek ve yurttaşlara sosyal destek sağlamak konusunda yetersiz kaldığı öne sürülmektedir. Afrika’da neoliberal politikaların devletlerin sosyal güvenlik sistemlerini zayıflatması ve kayıt dışı istihdamın ekonomik büyümenin itici gücü olarak ortaya çıkmış olması ise pandemi tedbirlerinin yetersizliğinde etkili olan iki temel unsur olarak ele alınmaktadır. Bu çerçevede iki farklı zeminde neoliberalleşme örneği sergileyen sömürgecilik sonrası Nijerya ve apartheid sonrası Güney Afrika odağa alınmakta, sırasıyla tarıma dayalı ve kentsel kayıt dışı ekonomik faaliyetlerin yoğun biçimde görüldüğü bu iki ülkenin COVID-19 tedbirlerinin toplumsal ve ekonomik etkileri incelenmektedir. Çalışmada, pandeminin ilan edilmesinin hemen ardından hızla genişleyen literatürün yanı sıra uluslararası basına yansıyan haberlerden ve Dünya Sağlık Örgütü başta olmak üzere Birleşmiş Milletler uzmanlık kuruluşları ile Afrika Birliği ve bu örgütün uzmanlık kuruluşu olan Afrika Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi tarafından ve ayrıca Oxfam gibi hükümet dışı kuruluşlar tarafından hazırlanan raporlardan yararlanılmaktadır. Bu yolla çalışma, Afrika’da neoliberal politikaların yol açtığı sosyal güvensizlik ve kayıt dışı ekonominin ağırlıklı konumu nedeniyle çalışan nüfusun büyük bölümünün kamu hizmetlerine erişimde güçlük yaşadığı, pandemiye karşı sağlanan desteklerden faydalanamadığı ve dolayısıyla COVID-19’dan daha kötü etkilendiği sonucuna ulaşmaktadır. Yetersiz kalan hükümet desteklerinin de bağışlara ve hayırseverlik faaliyetlerine dayanması ve mevcut yolsuzluk sorununun sağlık kriziyle pekişmesi ise bu olumsuz etkiyi derinleştirmektedir. Böyle bir çerçevede belirlenen tedbirlerin niteliği ve uygulanma yöntemlerine karşı bir toplumsal muhalefetin oluşmakta olduğu ve en nihayetinde Afrikalı devletler açısından COVID-19’la ortaya çıkan sağlık krizinin toplumsal huzursuzluğa dönüşme riskinin belirginleştiği anlaşılmaktadır.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Kaynak
Marmara Üniversitesi siyasal bilimler dergisi (online)
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
9
Sayı
Özel Sayı