Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıkların Taranması Ve Tedavi Protokollerinin Karşılaştırılma
Küçük Resim Yok
Tarih
2018
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Amaç: Kadınlarda vulvovajinal yakınmalar sağlık kuruluşlarınabaşvurma sebepleri arasında ilk sıralarda yer almaktadır.Vulvovajinal enfeksiyonlar, ayrıca kadınlarda cinsel yollabulaşan hastalıkların başvuru şikayetleri arasında da önemlibir yer tutmaktadır. Cinsel yolla bulaşan hastalıklar kadınlardakalıcı üreme sağlığı problemlerine sebep olabilirler. Bu durumvulvovajinal enfeksiyon bulgularıyla sağlık kuruluşlarına gelenhasta popülasyonunda cinsel yolla bulaşan hastalıklarınmutlaka ortaya çıkarılması konusundaki önemi göstermektedir.Günümüzde vulvovajinal enfeksiyon sebebi olan Kandida Albikans,Gardnarella Vajinalis, Trichomonas Vajinalis, N.Gonoreve Sifiliz gibi bakteriyel, parazitel yada mantarlara bağlı nedenlertoplam vulvovajinal enfeksiyonların %80’ini oluşturmaktadır.Yapılan bu kesitsel araştırma ile indirekt yoldan Türkiye’dekicinsel yollardan bulaşan hastalıkların sıklığı ile ilgilibilgi sahibi olunması ve tedavi seçeneklerinin karşılaştırılmasıamaçlanmıştır.Gereçler ve Yöntem: Doktor Zekai Tahir Burak Kadın Hastanesijinekoloji polikliniğine başvuran hastalardan kanamasıolmayan 386 hastada STD (Cinsel yolla bulaşan hastalık-SexualTransmitted Disease) taraması yapıldı. STD Taraması yapılanhastalarda tarama yöntemi olarak kültür, fresh preparatve gram boyama yapıldı. Bu metodlardan herhangi birindeetkenin gösterilemediği gruplardaki bireylerden lökosit sayısı10’dan fazla olanlar bol lökosit grubu olarak adlandırılmıştır.Yapılan taramada etkenin gösterilemediği gruplardaki bireylerdenlökosit sayısı 10’dan az olanlar lokal hijyen grubu olarakele alınmıştır. Bol lökosit grubu olarak adlandırılan grubunçalışmanın kapsamında olmayan %20’lik gruba giren virütikve idiopatik etkenlerin oluşturduğu grup olarak düşünülmüştür.Bulgular: Nisaiye polkliniğine Nisan-Haziran 1996 tarihleriarasında belirtilen koşullara uygun toplam 386 hasta gelmiştir.Bu hastaların dökümü yapıldığında Kandida %19.9 (77 hasta),Trikomonas %2.3 (9 hasta), Bakteriyel vajinozis %15.2 ile2.sıklıkta gözlenmiştir. Bol lökosit bulunan hasta sayısı %11.3(30 hasta) olarak tespit edilmiş ve bu grup Chlamydia + Mikoplazma+ Viral enfeksiyon olarak değerlendirilmiştir. Kontrole268 hasta gelmiştir, ve bu toplam grubun %69.4 ü olarakgerçekleşmiştir. Verilen tedavi farklılıklarının etkinliğinin karşılaştırılmasıyapılmıştır.Sonuç: Yaptığımız çalışmada nisaiye polikliniğine başvurankanaması olmayan hastalarda gonore %1.03 (4/386), sifiliz%1.03 (4/386), trikomonas %2.3 (9/386), bakteriyel vajinozis%15.2 (59/386), Kandida albikans %19.9 (77/386) olarakbulunmuştur. Uygulanan tedavi protokolleri uygulamada nekadar titiz davranılırsa davranılsın kişisel davranış farklılıklarındankaynaklanan değişimlerin tamamen yok edilememesindendolayı protokoller arasında her ne kadar etken madde farkıolsa bile tedavi ajanlarının aslında birbirlerine fazla üstünlüklerininolmadığı kanaatindeyiz.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Kaynak
Zeynep Kamil Tıp Bülteni
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
49
Sayı
1